Sayfalar

YAYIN LİSTESİ (Bütün yazılarıma buradan erişebilirsiniz.)

23 Eylül 2019 Pazartesi

HER İŞTE BİR HAYIR VAR MIDIR?

Bugün sizlerle yeni duyduğum ve web aramasında da hemencecik bulduğum bir hikayeyi paylaşmak istiyorum.
Bir zamanlar Afrika'daki bir ülkede hüküm süren bir kral vardı. Kral, daha çocukluğundan itibaren arkadaş olduğu, birlikte büyüdüğü bir dostunu hiç yanından ayırmazdı. Nereye gitse onu da beraberinde götürürdü. Kralın bu arkadaşının ise değişik bir huyu vardı. İster kendi başına gelsin ister başkasının, ister iyi olsun ister kötü, her olay karşısında hep aynı şeyi söylerdi:
"Bunda da bir hayır var!"

Bir gün kralla arkadaşı birlikte ava çıktılar. Kralın arkadaşı tüfekleri dolduruyor, krala veriyor, kral da ateş ediyordu. Arkadaşı muhtemelen tüfeklerden birini doldururken bir yanlışlık yaptı ve kral ateş ederken tüfeği geriye doğru patladı ve kralın baş parmağı koptu. Durumu gören arkadaşı her zamanki sözünü söyledi:

"Bunda da bir hayır var!"

Kral acı ve öfkeyle bağırdı: "Bunda hayır filan yok! Görmüyor musun, parmağım koptu?" Ve sonra da kızgınlığı geçmediği için arkadaşını zindana attırdı.

Bir yıl kadar sonra, kral insan yiyen kabilelerin yaşadığı ve aslında uzak durması gereken bir bölgede birkaç adamıyla birlikte avlanıyordu. Yamyamlar onları ele geçirdiler ve köylerine götürdüler. Ellerini, ayaklarını bağladılar ve köyün meydanına odun yığdılar. Sonra da odunların ortasına diktikleri direklere bağladılar. Tam odunları tutuşturmaya geliyorlardı ki, kralın başparmağının olmadığını fark ettiler. Bu kabile, batıl inançları nedeniyle uzuvlarından biri eksik olan insanları yemiyordu. Böyle bir insanı yedikleri takdirde başlarına kötü şeyler geleceğine inanıyorlardı. Bu korkuyla, kralı çözdüler ve salıverdiler. Diğer adamları ise pişirip yediler.

Sarayına döndüğünde, kurtuluşunun kopuk parmağı sayesinde gerçekleştiğini anlayan kral, onca yıllık arkadaşına reva gördüğü muameleden dolayı pişman oldu. Hemen zindana koştu ve zindandan çıkardığı arkadaşına başından geçenleri bir bir anlattı.

"Haklıymışsın!" dedi. "Parmağımın kopmasında gerçekten de bir hayır varmış. İşte bu yüzden, seni bu kadar uzun süre zindanda tuttuğum için özür diliyorum. Yaptığım çok haksız ve kötü bir şeydi." "hayır" diye karşılık verdi arkadaşı.

"Bunda da bir hayır var."

"Ne diyorsun Allah aşkına?" diye hayretle bağırdı kral.

"Bir arkadaşımı bir yıl boyunca zindanda tutmanın neresinde hayır olabilir."

"Düşünsene, ben zindanda olmasaydım, seninle birlikte avda olurdum, değil mi? Ve sonrasını düşünsene?"
YORUMUM
Hayatımızda yolunda gitmediğini düşündüğümüz bir çok şey var. Yaşamımızı tercihlerimiz şekillendiriyor. Ama diğer seçeneklerin nasıl sonuçlanacağını hiç bilemiyoruz. Hikayede anlatılan kralın arkadaşının yaklaşımı çağımızın karmaşık dünyasında hayatı basitleştiriyor daha doğrusu sadeleştiriyor. Aslında çoğu projeler basit/sade düşünerek büyük başarılara ve başarı hikayelerine dönüşüyor. Bu anlamda yaşamımızı daha da zor hale getirmemeliyiz bence. Başımıza gelen iyi veya kötü olduğunu düşündüğümüz olayları değerlendirirken önceki deneyimlerimizden yararlanabiliriz. Madem geleceği göremiyoruz geçmişimize bakalım. Geçmişte olmadığı için çok üzüldüğümüz ama şuan iyi ki olmamış dediğimiz bir şeyler var mı hayatımızda? Veya geçmişte olduğu için çok mutlu olduğumuz ama sonra hiç de düşündüğümüz gibi olmayan bir şeyler var mı? (Bu sorulara cevaplarınızı yorum kısmında bekliyorum.)
Sözü fazla uzatmadan konuyla ilgili bir ayet bir de hadis ile bu yazımı da bitiriyorum. Allah hakkımızda hayırlısını nasip etsin dostlar.

“Olur ki siz bir şeyden hoşlanmazsınız, hâlbuki hakkınızda o bir hayırdır. Ve olur ki bir şeyi seversiniz, hâlbuki hakkınızda o bir şerdir. Allah bilir, siz bilmezsiniz.” (Bakara, 2/216).

“Allah Teâlâ Hazretleri şöyle buyuruyor: Benim kulumla maiyyet ve muamelem, onun benim hakkımdaki düşüncesine bağlıdır (Ona rahmetimle muamelede bulunacağımı umarsa onu bulur).” (Buhârî, Tevhîd 15; Müslim, Zikir 2, 19)

4 yorum:

  1. Kral bu durumu faydasını görmüş ve anlamış .Bazen bizim farketmediğimiz faydalarda olabilir.

    YanıtlaSil
  2. Erhan Hocam öncelikle bu öğüt verici hikayeyi paylaştığınız için teşekkür ederim. Afyon Kocatepe Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölümü' nü 2020 yılında bitirdim. Başka şeylerle uğraştığım için iş hayatıma başlayamadım. Daha fazla zaman kaybetmeden mesleğimi icra etmeye çalışacağım. Sizi de yeni takip etmeye başladım. Ben de sizin gibi öğrenmeyi ve öğretmeyi seven insanlarla birlikte kendimi yetiştirmeyi umuyorum. Görüşmek üzere.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Öncelikle yorumun için ben teşekkür ederim. Daha gençsin ve önünde uzun yılların olacak inşallah. Eğer azim gösterir ve yaptığın işi en iyi şekilde yapmaya çalışırsan başarılı olacağına inanıyorum. Elektrik elektronik alanı çok geniş bir alan, yapacağın işi sınırlandır ve o noktaya odaklan. Dünyadaki gelişmeleri de takip etmeyi unutma. Çalışmalarında başarılar dilerim Batuhan.

      Sil

Bu Blogda Ara